facebooktwitter-bird-logo-shape-in-a-squaregoogleinstagramribbontimeloginaddfamilycouple

Ülkemizin eşsiz güzelliklerle dolu coğrafyasında, keşfedilmeyi bekleyen birçok gizemli yer bulunmaktadır. Bu yerlerden biri de Cennet Cehennem Mağaralarıdır. Türkiye'nin en ünlü mağaraları arasında kendine özgü özellikleri ile öne çıkan Cennet Cehennem Mağaraları ziyaretçilerine adeta bir doğa harikası sergilemektedir.

Cennet Cehennem Mağaraları, Mersin'in Silifke ilçesinin Narlıkuyu yakınlarında konumlanmıştır. Adını, doğal bir obruk yapılanması sonucu oluşmuş bu mağaralardan almıştır. Cennet Çöküğü ve Cehennem Çukuru adlarıyla anılan iki ayrı yapıdan oluşan mağaralar, sıradışı atmosferleriyle dikkat çekmektedir.

Cennet Cehennem Mağaraları'nın en çarpıcı özelliklerinden biri, bu iki mağara arasındaki sadece 80 metrelik mesafedir. İki mağara arasında geçiş yapmak, ziyaretçilere adeta farklı bir dünyaya adım atma hissi verir. Bu kısa mesafe, farklı atmosferleri bir arada deneyimleme şansı sunar. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Cennet Cehennem Mağaraları'nı koruma altına alarak bölgeyi müze olarak ziyarete açmıştır. Ziyaretçiler, bu muazzam doğa harikasını keşfederken aynı zamanda tarihi dokusuyla buluşma fırsatı yakalarlar.

Cennet Cehennem Mağara özellikleri

Cennet Cehennem Mağaraları, Obruk oluşumu içindeki karstik yapılar üzerinde meydana gelen çökmeler sonucu ortaya çıkmıştır. Özellikle kireç taşından oluşan bu yapılar, plato içinde etkileyici bir şekilde şekillenmiştir. Obruk oluşumu, yer altı sularının zaman içinde kireç taşını aşındırmasıyla birlikte çöküntülerin meydana gelmesine neden olmuştur. İşte bu çöküntülerin sonucunda Cennet Cehennem Mağaraları, doğanın olağanüstü bir sanat eseri olarak karşımıza çıkmıştır. Cennet kısmı, çöküntülerin içine zarif bir şekilde yerleşmiş ve ziyaretçilere benzersiz bir atmosfer sunmaktadır.

Cennet çöküğü, içine ziyaretçi kabul eden bir bölge olarak öne çıkar. Burada, etkileyici stalaktit ve stalagmit oluşumlarıyla karşılaşabilir, mağaranın doğal güzelliklerini keşfetmek adına unutulmaz bir deneyim yaşayabilirsiniz. Ancak, Cehennem çukuru daha derin ve tehlikeli bir yapıya sahiptir, bu nedenle ziyaretçilere içine girmeleri yasaklanmıştır. Bu çukur, derinlik ve gizemle çevrili, doğanın güçlü ve etkileyici bir yansımasıdır.

Cennet Cehennem Mağaraları özellikleri sadece doğa severler için değil, aynı zamanda jeoloji meraklıları için de büyüleyici bir konudur. Mağaraların oluşum süreci, doğanın zaman içinde nasıl şekillendiğini anlamak adına önemli bir örnek teşkil etmektedir. Ayrıca, bölgedeki diğer doğal özelliklerle birleşerek, ziyaretçilere unutulmaz anlar yaşatmaktadır.

Cennet Mağarası Kilisesi 

Cennet Cehennem Mağaraları gezilecek yerler arasında tarih kokan gizemli kilise dikkat çekiyor. Bu mağara kompleksi içinde özellikle öne çıkan Cennet Mağarası Kilisesi Meryem Ana'ya duyulan derin bağlılığı ve tarihi zenginliğiyle görenleri büyülüyor. Cennet Mağarası Kilisesi, köklerini çok eski dönemlere dayandıran bir kilise olarak bilinir. Girişinde yer alan duvar yazıları, kilisenin Meryem Ana'ya adandığını ve yapımının bir Meryem Ana hayranı tarafından gerçekleştirildiğini belgeler niteliktedir. Bu eski kilise, zamanla bozulmuş olsa da, günümüze kadar ulaşan kalıntılarıyla tarih tutkunları için bir hazine niteliği taşımaktadır.

Kilisenin giriş duvarındaki Meryem Ana'ya hitaben yazılmış mektup, o dönemin ruhunu ve inançlarını yansıtmaktadır. Kilise, bu mektupla anlam kazanmış, Meryem Ana'ya olan derin sevgi ve saygının izlerini taşımaktadır. Ziyaretçiler, bu duvar yazısı aracılığıyla geçmişe bir pencere açarak, o dönemin ruhunu hissedebilirler.

Cennet Mağarası Kilisesi, bölgeye tarihi bir zenginlik katmanın yanı sıra, turistler için de önemli bir cazibe merkezi haline gelmiştir. Özellikle tarihi turizme ilgi duyanlar, bu eşsiz kiliseyi ziyaret ederek geçmişe bir yolculuk yapma fırsatı bulabilirler. Kilisenin içindeki atmosfer, ziyaretçilere tarihle iç içe bir deneyim sunarken, doğal mağara oluşumları da ayrı bir doğa harikası olarak keşfedilmeyi bekliyor.

Cennet Ve Cehennem Obrukları

Cennet ve cehennem obrukları, bölgenin zengin tarihine ve mistik atmosferine ışık tutan antik bir kilise ile öne çıkar. Kilisenin giriş kapısı üzerindeki 4 satırlık kitabe, yapıyı V. yüzyılda Meryem Ana'ya adanan bir tapınak olarak inşa eden dindar Paulus'un hikayesini anlatır. Cennet çukuruna, oldukça geniş 452 basamaklı taş bir merdivenle inilmektedir ve bu basamaklar, ziyaretçilere hem fiziksel bir meydan okuma hem de tarihle iç içe geçmiş bir yolculuk sunmaktadır. Kiliseye ulaşıldığında, karşınıza çıkan mağara sisteminin bitim noktasında, mitolojik bir yeraltı dere sesi duyulur. Bu gizemli dereden yükselen ses, ziyaretçilere adeta bir zaman yolculuğu yaşatır ve Antik Roma mitolojisinin izlerini taşır.

Cennet ve Cehennem Obrukları, bölgedeki kireçtaşından oluşan plato üzerinde kendine özgü bir yapıya sahiptir. Obruğun keskin köşeli derin çukurlukları, yeraltı mağara sistemlerinin üst kısmının çökelmesiyle meydana gelmiştir. İki büyük çukur, adeta yer altındaki bir labirenti andıran bu muazzam mağara sistemine giriş noktalarını oluşturur. Obruğun taban kesimlerine doğru ilerledikçe, tavanın çökmesi sırasında oluşan büyük bloklar ve kütleler görülmeye değerdir.

Cehennem Obruğu

Cennet Cehennem Mağaraları, doğanın gizemli güzelliklerini keşfetmek isteyenler için benzersiz bir deneyim sunar. Bu eşsiz doğal oluşumların arasında öne çıkanlardan biri, etkileyici derinliğiyle Cehennem Obruğu'dur. Adını, görkemli yapısından alan bu obruğun keşfi, macera arayanların heyecanını doruk noktaya çıkarır.

Cehennem Obruğu, yaklaşık 110 metre derinliğinde bir çukur olarak karşımıza çıkar. Oluşum süreci, karstik bir yeraltı akarsuyunun, Cennet Obruğu'nu oluşturan yeraltı mağara sistemini tavanını aşındırıp çökmesiyle başlar. Bu benzersiz doğal oluşum, yerin derinliklerinde gizlenen doğanın muazzam bir eseridir. Cennet Obruğu'ndan batıya doğru uzanan yeraltı akarsuyu, Cehennem Obruğu'nun tabanından geçer. Ancak, Cehennem çukurunun kenarları iç bükey olduğu için ve Cennet çukuruna göre daha dar ve dik bir yapıya sahip olduğu için tabanına inmek oldukça zordur. Ancak, maceraperestler için çözüm de bulunmuştur. Özel dağcı ipi veya esnek merdiven kullanılarak Cehennem Obruğu'nun derinliklerine inmek ve bu muazzam doğa harikasını keşfetmek mümkündür.

Cennet Cehennem Mağaraları, sadece doğanın büyüleyici güzelliklerini değil, aynı zamanda bu güzelliklere ulaşmak için gereken özel teknikleri de barındırır. Cehennem Obruğu, macera ve keşif tutkunları için adeta bir çağrıdır. Derinliklere doğru yapılan bu yolculuk, doğanın sırlarını keşfetmenin heyecanını yaşayan herkes için unutulmaz bir deneyim olacaktır. Cennet Cehennem Mağaraları, adeta doğanın birer sanat eseri olan oluşumlarıyla, keşif yolculuğunda unutulmaz anlar yaşamak isteyenleri bekliyor.

Cennet Obruğu

Doğanın büyüleyici dansını keşfetmek, insanı adeta zamanın ötesine götürür. Bu keşiflerin arasında, Narlıkuyu bölgesinde bulunan ve adeta bir doğa harikası olan Cennet Obruğu, benzersiz bir macera vadeder. Cennet Obruğu, Cehennem Çukuru'nun yaklaşık 200 metre güneybatısında, gizem dolu bir atmosferle çevrili, 135 metre derinliğinde bir çöküntü obruğu olarak kendini gösterir. Bu obruğun oluşumu, Miyosen dönemindeki sığ denizel kireçtaşı katmanları içindeki karstik süreçlerin bir eseri olarak ortaya çıkmıştır, ki Cehennem Obruğu da aynı doğal süreçle şekillenmiştir.

Obruğun kuzey yamacı oldukça dik bir topografyaya sahiptir ve bu doğa harikası, kapalı bir karstik mağara sisteminin içinde bulunan bir galerinin tavanının çökmesi sonucu oluşmuştur. Yer altı akarsularının oluşturduğu bu sistem, günümüzde hala faaliyet göstermekte ve Cehennem Çukuru'nun taban yüzeyi altından geçen bir su yolunu barındırmaktadır. Bu su yolunun kaynağı, Narlıkuyu arazisinin derinliklerinden karstik kaynaklar şeklinde doğrudan Akdeniz'e ulaşmaktadır.

Cennet Obruğu'na inen merdivenli yol, sadece doğanın görkemini değil, aynı zamanda tarihle iç içe geçmiş bir atmosferi de ziyaretçilere sunar. Merdivenli yolun bitimine yakın bir noktada, Helenistik dönemden kalma bir Zeus Tapınağı gizemli bir şekilde yükselir. Bu tapınak, obruğun tabanına kadar uzanan ziyaretçilere antik bir atmosfer sunarken, aynı zamanda merdivenli yolun da Helenistik dönemden kaldığına dair izlenimleri taşır.

Obruğun tabanına inmek ise adeta bir zaman yolculuğuna çıkmak gibidir. Zeminle temasın olduğu yerde, yeraltından geçen akarsuyun huzur verici sesleri duyulabilir. Bu, Cennet Obruğu'nun sadece doğal bir oluşumdan ibaret olmadığını, aynı zamanda doğa ile tarihin iç içe geçtiği mistik bir nokta olduğunu gösterir.

  • KARŞILAŞTIR 0
  • GÖSTER
  • TEMİZLE
    Villacım Emlak Turizm İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi (Veri Sorumlusu) olarak; veri sorumlusu sistemlerimize yetkisiz kişi/kişiler tarafından erişilmesi suretiyle 12/04/2022 tarihinde veri ihlalinin gerçekleştiği, ihlalden etkilenen ilgili kişi grupları ve kişi sayısının henüz belirlenemediği, ihlalin kaynağı ve gerçekleşme yöntemine ilişkin araştırmaların devam ettiği, sorumlular hakkında aynı gün adli ve idari süreçlerin başlatıldığı hususlarını siz müşterilerimize (ilgililere) 6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu'nun 12/5 maddesi uyarınca sorumluluklarımızın farkında olarak bildirmekteyiz.