facebooktwitter-bird-logo-shape-in-a-squaregoogleinstagramribbontimeloginaddfamilycouple

İstanbul'un tarihi ve kültürel zenginliklerinden biri olan Kapalıçarşı gezilecek yerler sadece alışveriş için değil aynı zamanda keşfe çıkanlar için de bir cazibe merkezi. Ancak 4.000 dükkanı, 500 tezgahı ve 22 kapısıyla bu devasa çarşıda nereden başlanacağı konusunda kafa karışıklığına neden olabilir. İşte Kapalıçarşı'nın gezilecek ve keşfedilecek en ilginç yerleri.

Kapalıçarşıda gezilecek yerler listesine başlamadan önce bilmeniz gereken en önemli şey Kapalıçarşı'nın toplam 22 kapısı arasında seçim yapmak zor olabilir. Ancak en büyük kapılardan biri olan Beyazıt ve tarihi atmosferiyle dikkat çeken Nuruosmaniye kapıları, çarşının ana caddesi Kalpakçılar Caddesi'ni birbirine bağlamasıyla öne çıkar. Bu cadde üzerinde gezinirken, Kapalıçarşı'nın tarihine tanıklık ederken, çeşitli dükkanlardan alışveriş yapabilir ve geleneksel el sanatlarıyla üretilmiş ürünleri keşfedebilirsiniz.

Kapalıçarşı'nın labirent gibi sokakları arasında kaybolmak ise unutulmaz bir deneyim sunuyor. Dükkanlar arasında dolaşırken, her biri birbirine benzeyen sokaklarda yolunuzu bulmaya çalışmak keyifli bir macera olabilir. Eğer bu büyülü atmosferde kendinizi kaybetmişseniz, çevredeki esnaflardan yardım istemek işleri kolaylaştırabilir. Kapalıçarşı'nın esnafı, ziyaretçilere sıcakkanlı bir şekilde rehberlik eder ve istediğiniz yeri bulmanıza yardımcı olurlar.

Kapalıçarşı da gezilecek yerler keşfedilirken Kapalıçarşı'nın iki ana caddesi, yatayda Kalpakçılar Caddesi ve dikeyde Yağlıkçılar Caddesi, çarşıyı boydan boya kesintisiz bir şekilde geçer. Kalpakçılar Caddesi, Nuruosmaniye ve Beyazıt kapılarını birbirine bağlar ve üzerinde Sandal Bedesteni gibi tarihi yapıları barındırırken, Yağlıkçılar Caddesi, Çarşıkapı ve Örücüler kapılarını birleştirir ve Şark Kahvesi ile dua meydanlarına ev sahipliği yapar.

Kapalıçarşı Hakkında Bilmeniz Gerekenler

Kapalıçarşı, İstanbul'un tarih kokan dokusunda bir zaman kapsülü gibidir. Her köşesi, geçmişten günümüze uzanan zengin bir ticaret geleneğine ev sahipliği yapmıştır. Kapalıçarşı'nın mistik atmosferi, sokaklarına adını veren eski meslek gruplarıyla dolup taşar. Aynacılar, Hasırcılar, Kilitçiler, İpekçiler, Kürkçüler, Yorgancılar, Terlikçiler, Fesçiler gibi sokak isimleri, geçmişin izlerini günümüze taşıyan birer anıdır. Ancak, zaman içinde bazı meslek grupları ortadan kaybolmuş, isimlerin ardında yalnızca geçmişin yankıları kalmıştır.

Kapalıçarşı'nın benzersiz yapısı, her meslek grubunun belirli bir bölgede toplanmasını sağlamıştır. Bu düzen sayesinde, rekabet sağlanmış, ticari ahlak korunmuş ve usta-çırak ilişkileri güçlenmiştir. Devletin belirlediği fiyatlar üzerinden satış yapılması ve reklamın yasak olması, ticaretin düzen içinde yürütülmesine katkı sağlamıştır.

Geçmişte, Kapalıçarşı dükkanları genellikle aileler arasında aktarılan işletmelerdi. Bu durum, nesiller boyunca biriktirilen güvenilirliği ve sadakati beraberinde getirmişti. Halk, paralarını güvenle esnaflara bırakır, Kapalıçarşı'nın gece ve gündüz bekçileriyle korunan güvenli atmosferinden faydalanırdı. Dükkanlar, günümüzdeki gibi modern oda düzenine sahip değildi. Raflar, vitrin görevi görür ve esnaf, hemen önündeki bankta otururdu. Bu yüzden dükkanlara dolap denirdi. Günün sonunda perdeler çekilir, dolaplar kapanır ve Kapalıçarşı sessizce uykuya dalardı.

Kapalıçarşı'nın içerisindeki İçbedesten, mücevherat ve silah gibi değerli ürünlerin satıldığı bir merkezdi. Sandal Bedesteni ise ipek ticaretine ev sahipliği yapardı. Osmanlı döneminde renklere göre belirlenen giyim kuralları, Pabuççular Pazarı'nda binlerce ayakkabının bulunduğu bir alışveriş ritüelini doğurmuştur.

Güvenlik önlemleri gereği geceleri kapalı olan Kapalıçarşı, tarihinde sadece bir kez, 1867'de Sultan Abdulaziz'in Mısır dönüşü için yapılan özel bir etkinlikle gece açılmıştır. Sultan, at üzerinde sokaklardan geçerek halkını selamlamış, Kapalıçarşı'nın büyülü atmosferini bir kez daha aydınlatmıştır.

Kapalıçarşı'nın Tarihine Yolculuk

Osmanlı İmparatorluğu'nun zengin kültürünün ve tarih mirasının önemli bir parçası olan Kapalıçarşı, içinde barındırdığı bedestenlerle adeta bir zaman kapsülüdür. Osmanlıca'da Bezzazistan olarak adlandırılan Bedesten, kelime anlamıyla içinde bez satılan yer demektir. Ancak zamanla, içindeki zenginliklerle dikkat çeken ve çeşitlenen mallarıyla ünlü hale gelmiş, adeta bir hazine deposuna dönüşmüştür.

Kapalıçarşı'nın bedestenlerinde tarih boyunca kumaş, mücevher, silah gibi değerli eşyaların alım-satımı yapılırken, bazen açık artırmaya da konu olmuştur. Bedestenler, aynı zamanda emanetçi görevi görmüş ve duvar içlerindeki mahzenleri, bir nevi güvenli emanet kasası olarak kullanılmıştır. Bir esnaf için bedestende yer sahibi olmak, zirveye ulaşmış olmanın bir ifadesiymiş.

Kapalıçarşı'nın kalbi olarak nitelendirilen Bezzazistan-ı Atik, yani İç Bedesten veya Cevahir Bedesteni, 15 kubbe ile örülü kesme taştan oluşan görkemli bir yapıdır. 1461 yılında, Fatih Sultan Mehmet döneminde inşa edilen bu orijinal çarşı, günümüzde hala Mücevheratçıların, kuyumcuların ve antikacıların bulunduğu Kapalıçarşı'nın en özel bölümüdür. Cevahir Bedesteni, geleneksel atmosferini koruyarak, tarih kokan bir mekan olma özelliğini sürdürmektedir.

Sandal Bedesteni ise Nuruosmaniye Kapısı tarafında konumlanmıştır. Fatih veya Kanuni Sultan Süleyman dönemlerine tarihlenen bu bedesten, 1280 m2'lik geniş bir alanda kumaş, iplik ve halı ticaretinin yapıldığı bir merkez olarak kullanılmıştır. Sandal Bedesteni, adını Bursa'da üretilen özel bir kumaştan almıştır. Zamanla değişen işleviyle şu anda daha çok taklit kıyafet ve çanta satan dükkanlara ev sahipliği yapmaktadır. 80'li yıllara kadar müzayede evi olarak kullanılan bu bedestende, her pazartesi ve salı günleri halı ve diğer değerli eşyaların mezatları düzenlenirdi.

Kapalıçarşı bedestenleri, tarihi zenginlikleriyle sadece alışveriş yapma yeri değil, aynı zamanda Osmanlı döneminin ticaret kültürünü ve sosyal dokusunu yansıtan birer anıttır. Günümüzde hala eski ihtişamını koruyan bu bedestenler, ziyaretçilere tarihi bir yolculuk sunmanın yanı sıra, alışverişin ve ticaretin binlerce yıllık geçmişine tanıklık etme fırsatı da sunuyorlar.

Kapalıçarşı'nın Görkemli Hanları

İstanbul'un tarih kokan çarşısı Kapalıçarşı, sadece alıcılar ve satıcıların buluşma noktası olmakla kalmayıp aynı zamanda onlara konaklama imkanı sunan bir dizi hanla da süslenmiştir. Rabia, Yarımtaş, Evliya, Ağa, Astarcı, Sarraf, Büyük Safran, Küçük Safran, Çukur, Zincirli ve Varakçı gibi tamamen dışa kapalı olan hanlar, Sorguçlu, Bodrum, Cebeci, Çuhacı ve İç Cebeci gibi herkesin özgürce giriş çıkış yapabildiği açık hanlar Kapalıçarşı'nın atmosferini zenginleştirir. İşte Kapalıçarşı da gezilecek yerlerarasında keşfetmeniz önerilen hanlar;

  • Kapalıçarşı'nın günümüze kadar ulaşan ve öne çıkan hanları arasında Zincirli Han ilk sırayı alır. Kapalıçarşı'nın Nuruosmaniye kapısından girildiğinde sağa sapıp ilerlediğinizde, bu tarihi han sizi büyüleyici atmosferiyle karşılar. Öyle ki, Zincirli Han, Kapalıçarşı'nın en ünlü ve en çok fotoğraflanan hanı olarak adını tarih sayfalarına yazdırmıştır.
  • Cebeci Han, Kapalıçarşı'nın kuzeyinde, Yağlıkçılar Caddesi üzerinde görkemli bir şekilde konumlanmıştır. 18. yüzyıla ait olduğu düşünülen bu iki avlulu ve iki katlı han, geçmişte tüccarların konaklamak için tercih ettiği önemli bir mekan olmuştur. Tarihi zenginliğiyle dikkat çeken Cebeci Han, Kapalıçarşı'nın tarihine tanıklık etmiş ve günümüze kadar ayakta kalmış nadir yapılarından biridir.
  • Çuhacı Han ise Kapalıçarşı'nın Kılıççılar Sokak ile Çuhacı Han Sokak arasında kendine yer bulan bir diğer önemli hanıdır. Lale Devri'nde Damat İbrahim Paşa tarafından yaptırıldığı düşünülen bu tarihi han, 18. yüzyılın izlerini günümüze taşımaktadır. Çuhacı Han, sadece mimari güzellikleriyle değil, aynı zamanda tarihi dokusuyla da ziyaretçilerini etkilemeye devam ediyor.
  • Kalcılar Han, Kapalıçarşı'nın Mahmutpaşa Kapısı'nın girişinde konumlanmış ve adını kuyumcuların alet edavatlarından geri dönüşüme soktukları altın parçalarından alan bir han olarak bilinir. İşte bu özelliğiyle dikkat çeken Kalcılar Han, tarih ve zanaatın iç içe geçtiği bir atmosfer sunar.

Kapalıçarşı'nın bu hanları, tarihi değerleriyle bir araya gelip ziyaretçilere eşsiz bir deneyim sunar. Her bir han, kendi benzersiz hikayesini taşır ve İstanbul'un kültürel zenginliğine katkıda bulunur. Kapalıçarşı hanları, geçmişin izlerini taşıyan yapılarıyla günümüzü aydınlatan tarihi mekanlardır.

  • KARŞILAŞTIR 0
  • GÖSTER
  • TEMİZLE
    Villacım Emlak Turizm İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi (Veri Sorumlusu) olarak; veri sorumlusu sistemlerimize yetkisiz kişi/kişiler tarafından erişilmesi suretiyle 12/04/2022 tarihinde veri ihlalinin gerçekleştiği, ihlalden etkilenen ilgili kişi grupları ve kişi sayısının henüz belirlenemediği, ihlalin kaynağı ve gerçekleşme yöntemine ilişkin araştırmaların devam ettiği, sorumlular hakkında aynı gün adli ve idari süreçlerin başlatıldığı hususlarını siz müşterilerimize (ilgililere) 6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu'nun 12/5 maddesi uyarınca sorumluluklarımızın farkında olarak bildirmekteyiz.